Aile Hekimliği Kontrat ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı iş bırakma aksiyonu gerçekleştirdikleri için haklarında soruşturma açılan ve maaşları kesilen 3 bin 872 aile doktoru ve sıhhat çalışanı istifa dilekçesi verdi.

Türkiye genelinde aile sıhhati çalışanları ve tabipler, 1 Temmuz’da yürürlüğe giren Aile Hekimliği Mukavele ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı 16 ve 27 Ağustos’ta iş bırakma hareketi yaptı. İzmir, Bursa, Samsun Balıkesir vilayetlerindeki aile sıhhati çalışanları ve tabipler iş bıraktığı için haklarında soruşturma başlatılarak, maaşlarında kesinti yapıldı. Yalnızca İzmir’de de 800 aile sıhhati çalışanı ve tabip hakkında soruşturma başlatılarak, maaşları kesildi.

Buna karşı İzmir Vilayet Sıhhat Müdürlüğü’ne itiraz dilekçeleri veren aile sıhhati çalışanları ile doktorlar, tekrar yaptıkları açıklamalarla yönetmeliğin geri çekilmesini ve yaşadıkları mağduriyetin giderilmesini istedi.

Mezopotamya Ajansı’ndan Semra Turan’a açıklamalar yapan İzmir Aile Tabipleri Derneği Lideri (İZAHED) Funda Mütfüoğlu, bu gelişmeler nedeniyle farklı kentlerde vazife yapan 3 bin 872 aile doktoru ve sıhhat çalışanının Vilayet Sıhhat Müdürlüklerine istifa dilekçesi verdiğini söyledi.

AİLE TABİPLERİ ‘CEZA YÖNETMELİĞİ’ DİYOR

Aile Hekimliği Mukavele ve Ödeme Yönetmeliği’nin birinci basamak sıhhat çalışanlarının gereksinimlerini karşılamaktan uzak olduğunu söyleyen Mütfüoğlu, bu nedenle “ceza yönetmeliği” olarak isimlendirildiğini tabir etti.

Bilhassa yönetmelikteki ihtar puan cetveli uygulaması üzerinde duran Müftüoğlu, “Yapmış olduğumuz çalışmalar ve birtakım durumlardan ötürü bu cetvelde bulunan kalemlerden cezalandırılma durumumuz var. Mesela toplumsal medya araçları üzerinden ya da bir kanala demeç vermemiz ceza puanı ile cezalandırılıyor. Şayet bunu tekrarlarsak bu ceza puanı ikiye katlanıyor. 150 üzerinde bir ceza puanı alırsak ya da ihtar puan cetvelinde yer alan 5 başka kalemden ceza alırsak bir kurula sevk ediliyoruz. Komite kontratımızın fesih edilip edilmemesine karar veriyor. Şayet bu ceza puanı 200 ise kurula gitmeden direkt kontratımız fesih ediliyor” dedi.

Müftüoğlu, ihtar puan cetveli içerisinde önlüklü olup olmamalarından üzerlerinde kimlik kartı olmamasına, hatta vazife başında rastgele bir hasta ya da yakını tarafından şiddete uğramaları halinde kendilerini savunmak için yaptıkları atılımların bile 50 puan ile cezalandırıldığını kaydetti.

‘CEZALANDIRMAKTAN DİĞER MANASI YOK’

İhtar puan cetveli uygulamasının sahanın dinamiklerine uygun olmadığını vurgulayan Müftoğlu, yaşadıkları zorlukları şu sözlerle lisana getirdi: “Pandemide hastaların büyük çoğunluğu hastaneler yerine Aile Sıhhat Merkezlerini tercih etti. ASM’ler kollayıcı sıhhat hizmetlerinin yanı sıra birçok hizmet veriyor. Günde 1 milyonu bulan aşılar yapılıyor. Bu iş yoğunluğunu içerisinde bir de kronik izleme ismi altında her bir hastaya yarım saat ayırmamızı öngören bu uygulama teknik ve işleyiş olarak mümkün değildi. Bunu yapmadığımız takdirde maaş kesintisine uğrayacak olmamız önemli manada bir haksızlıktır. Pandemi periyodunda ‘hakkınız ödenmez’ denilen sıhhat çalışanlarını bu türlü bir duruma maruz bırakmak, onları cezalandırmaktan diğer bir manaya gelmiyor.”

‘YÖNETMELİK İPTAL EDİLMELİ’

Yönetmeliğin geri çekilmesi için Cumhurbaşkanlığına faks çekmek dahil bugüne dek birçok hareket yaptıklarını, belirten Müftüoğlu, bu aksiyonlar üzerine kimi arkadaşları hakkında soruşturma ve maaş kesintileri yapılması üzerine farklı kentlerde 3 bin 872 aile tabibi ve sıhhat çalışanının Vilayet Sıhhat Müdürlüklerine istifa dilekçeleri verdiğini söz etti.

Aile tabipleri ve sıhhat çalışanları olarak tek taleplerinin yönetmeliğin bir an önce iptal edilmesi olduğunun altını çizen Müftüoğlu, bu taleplerinin karşılanmaması halinde istifaların yaşanacağı ikazında bulundu.

Müftüoğlu, “Hekimlerin artık B ve C planı yaptığını biliyoruz. Farklı çalışma alanlarına kayabilirler. Bu manada birinci basamak önemli manada kan kaybedebilir” ihtarında bulundu.

Gazete Duvar