ANKARA – Türkiye’de korona virüsü salgını kapsamında 1 Haziran’da açıklanan ‘normalleşme takvimi’ sonrası yükselişe geçen olay sayıları, Kurban Bayramı süreci de dahil olmak üzere turizm döneminin açılmasıyla başlayan toplumsal hareketlilik nedeniyle daha da arttı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un turizmde ‘güvenli bölge’ olarak açıkladığı kentler ortasında yer alan ve 1 Temmuz itibariyle başta Rusya ve Almanya’ dan turist kabul eden Antalya, geçen günlerde havalimanı dış sınırlarda turistlerin oluşturduğu kalabalığı gösteren fotoğraf ile gündeme gelmişti. Yurt dışı uçuşları sonrası son iki ayda 951 bin 82 turistin geldiği kentte hadise sayıları artış gösterirken, ağır bakım üniteleri de dolmak üzere.
Antalya Tabip Odası Lideri Prof. Dr. Nursel Şahin, kentte şeffaf olmama, bilgileri gizleme, var olan durumu olduğundan hafif gösterme üzerine bir siyaset yürütüldüğüne dikkat çekerek, şunları söyledi: “Ekonomiyi canlandırma uğruna sıhhat işçilerinin, yurttaşların fedakarlıkları heba edilmiş üzere görünüyor. Sıhhat otoritesi bütün alanlardan kendini geri çektiği için büyük bir denetimsizlik ve merkezi otorite boşluğu var. Bütün yetki vilayetlere bırakılmış gözüküyor. Kıyılar, sokaklar, kafeler plansızlık içerisinde. Antalya Havalimanı’ndaki dış sınırların fotoğrafları kentteki korona virüsü tablosunun özeti üzere. Biz bu durumun yalnızca bireylere, tavsiye olarak bırakılmasının salgın idaresi açısından eksik olduğunu başından bu yana söylüyoruz.”
‘İKİ AYDA 1 MİLYONA YAKIN TURİST GELDİ’
Nursel Şahin
Antalya’da turizm döneminin açılmasıyla ve Kurban Bayramı’nın da tesiriyle salgının sıçrama yaptığını vurgulayan Nursel Şahin, korona virüsü hadiselerinin 1 Haziran’dan evvelki sayıların çok üzerine çıktığını kaydetti. Olayların artmasındaki temel nedenin iç ve dış turizmdeki hareketlilik olduğuna dikkat çeken Nursel Şahin, şöyle konuştu:
“Turizmde Antalya’ya riskli ülkelerden (Rusya, Almanya) gelen turist kümelerine rastgele bir PCR testi yapmadan ülkeye kabul ediyoruz. Bilhassa son iki ayda 1 milyona yakın turist Antalya’ya geldi. Bayramın tesiri ile iç turizmde hareketlendi. Yani kentteki olay sayıları bayram ve turizmin tesiri ile sıçrama yaptı. Antalya’da şuan günde ortalama 300-400 ortası yeni olay ortaya çıkıyor. Bu Antalya nüfusu ile karşılaştırıldığında yüksek bir sayı. Buna bağlı olarak da pandemi hastanelerimizin doluluğu artmış durumda. Pandemi hastanelerinin dışındaki özel hastaneler de dahil pandemi servislerinin açılması söylendi. Antalya’da 3 hastanenin yetmediği ortaya çıktı. Hem entübe hem de ağır hasta sayısında artış var. Şu anda ağır bakımlarda yer sıkışıklığı şimdi yok fakat doluluk riskli düzeye ulaşmak üzere. Bu bizi ürkütüyor.”
‘TURİZM ÇALIŞANLARI ORTASINDA OLUMLU HADISE ARTI’
Antalya Tabip Odası Lideri Şahin, turizm çalışanları ortasındaki korona virüsü hadiselerinin da önemli oranda artığı ihtarında bulunarak, “Gelen turist kafilesi içerisinde korona virüsü olup da Türkiye’ye gelenler otellerde karantina altına alınıyor. Otellerde bu durum birebir hizmet takımı ile yürütüldüğü için çalışanlar da risk altında oluyorlar. Daha berbatı de otellerin pansiyonlarında kalıyorlar. Turizm çalışanı ortasında da önemli müspet olaylar var” dedi.
‘SAĞLIK ÇALIŞANLARI ORTASINDA HADISE ARTIŞI VAR’
Sıhhat çalışanı ortasındaki korona virüsü hadiselerinin da yükseldiğini söyleyen Şahin, şöyle konuştu:
“Üniversite hastanesinde iki kere önemli bir yayılım oldu. Geçtiğimiz hafta üniversitede 3 tane ana bilim kolu poliklinikleri kapandı, bir kısım karantinaya alındı. Tekrar bir ASM, korona virüsü nedeniyle taramadan geçirildi. Sayıları net olarak veremiyoruz, lakin yayılımın çok fazla olduğunu biliyoruz. Hastaların büyük çoğunluğu konuttan takip ediliyor. Bu da tıpkı vakitte Aile Tabiplerinin iş yükünü de arttırmış durumda. Evvelden birkaç müspet ya da temaslı hasta takip ediyorlardı, bu sayı şu an 15- 20’ye yükseldi.”
‘KAMUSAL İRADE TOPLUMSAL HAREKETLİLİĞİ SINIRLANDIRMALI’
Eylül ayında açılacak okullar öncesi öğretmenlerin katıldığı seminerlerde de çok sayıda Covid-19 hadisesine rastladıklarını tabir eden Şahin, bulaş alanları arttıkça hastalığın da arttığını söyledi ve kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Mutlaka kamusal iradenin hem toplumsal hareketliliği sonlandırması hem de tedbirlerin yerine getirilmesi için faal rol alması lazım. Antalya’da kontrol yok. Lakin bir turizm kentinde kısıtlayıcı önlemler manzarayı bozacağı için alınmak istenmez. Önemli bir şeffaf olmama, bilgileri gizleme, var olan durumu olduğundan hafif gösterme üzere bir siyaset içerisindeyiz. Bunun kesinlikle toplum sıhhatine olumsuz tesirleri var, bedellerini de ödüyoruz.”
Gazete Duvar
