CHP Küme Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç’un imzasını taşıyan, “Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Vazifeleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Teklife nazaran, süreksiz olarak vazife yapan Kur’an kursu öğreticileri, vekil imam-hatip yahut müezzin-kayyım olarak vazife yapan din vazifelilerinin takıma alınması istendi.

Teklifin münasebetinde vekil imam-hatip yahut müezzin-kayyımların takıma geçişi için taşrada en 4 ay çalışmış olmak, KPSS’den kâfi puanı almak ve yeterlilik dokümanı sahipliği istendi. Kur’an kursu öğreticileri içinse 2010’dan itibaren en az 3 yıl eğitim vermek ve yeterlilik dokümanı koşulu aranması istendi.

Münasebette, Türkiye’deki kıymetli sorunlardan birinin de tıpkı misyonu yapan şahısların tıpkı statüde bulunmaması olduğu belirtildi.

ARANMASI İSTENEN KAİDELER AÇIKLANDI

Kanun teklifinin münasebeti şöyle:

“Taşrada en az dört ay müddetle vekil imam-hatip yahut müezzin-kayyım olarak vazife yapmış olanların kamu işçisi seçme imtihanlarının rastgele birinden Başkanlıkça belirlenecek kâfi puanı almış olmaları ve alanlarında yeterlilik dokümanına sahip olmaları kuralıyla hususun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde başvurmaları ve Başkanlıkça yapılan imtihanda başarılı olmaları halinde tekrar Başkanlıkça ilan edilecek yerlerde görevlendirilmek ve bir sefere mahsus olmak üzere ilgili takımlara hiç bir sınırlamaya bağlı olmaksızın atanırlar. İmam-hatip yahut müezzin-kayyımda atanmış sayılanların, vekil imam-hatiplik yahut müezzin-kayyımlık olarak misyon yaptıkları hizmet mühletleri, tahsil durumlarına nazaran, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesi suretiyle kıymetlendirilir.”

“Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Kur’an Kurslarında vekil ve fahri olarak yahut ek ders fiyatı karşılığında Kur’an kursu öğreticisi vazifesi yapanlardan, 1/7/2010 tarihinden itibaren en az üç eğitim-öğretim yılı hizmeti bulunanlar, bu unsurun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde müracaat etmeleri hâlinde, yeterlilik dokümanına sahip olmaları koşuluyla Başkanlık tarafından ilgili takımlara hiçbir sınırlamaya bağlı olmaksızın atanırlar. Bu unsura nazaran Kur’an kursu öğreticisi atanmış sayılanların, fahri (geçici) Kur’an kursu öğreticisi olarak misyon yaptıkları hizmet mühletleri, tahsil durumlarına nazaran, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesi suretiyle kıymetlendirilir.”

“GEÇİCİ MİSYON YAPAN DİN VAZİFELİLERİNİN AİLE TERTİPLERİ VE HUZURLARI BOZULMAKTADIR”

“Türkiye’de kamu işçi rejiminin en kıymetli sıkıntılarından birisi farklı statülerde bulunan lakin tıpkı misyonları yerine getiren kamu vazifelilerinin bulunmasıdır. Toplumsal, hukuk devleti anlayışının benimsendiği bir sistemde, istihdam siyasetinin takımlı ve teminatlı istihdam dışında farklı statülere ayrılması; liyakat, meslek, iş teminatı, statü hukuku ve memurluk garantisi üzere temel kavramlar üzerine oturmuş olan memur statüsünü zayıflatmakta hatta ortadan kaldırmaktadır.

Birebir eğitimi almış tıpkı işi yapan bu din vazifelileri ortasında statüleri nedeniyle gerek mali gerek özlük hakları istikametinden birçok farklılıkları vardır. Fahri (geçici) Kur’an kursu öğreticileri ile vekil imam-hatip ve müezzin-kayyım olarak vazife yapmak için takımlı olarak misyon yapan bireylerde aranan kaidelerin birebiri aranmaktadır.

Kelam konusu eşitsizlikler, Başkanlık bünyesinde vazife yapmakta olan çalışanların motivasyonunu ve muvaffakiyetini olumsuz olarak etkilemektedir. İş teminatı olmayan bu din vazifelilerinin, sistemsiz çalışma müddetleri ve bu müddetin bitiminden sonraki belirsizlik nedeniyle aile sistemleri ve huzurları da bozulmaktadır.”

Gazete Duvar