Mersin’de, Buse Tosun, (19), 13 yaşından 16 yaşına kadar akrabası V.B.’nin (26) cinsel istismarına maruz kaldığı, 2019’da ise cinsel taarruza uğradığı argümanıyla hata duyurusunda bulundu. 2020 Aralık ayında savcılığa giderek şikayetçi olan ve ve şantaj yoluyla tehdit edildiğini söyleyen Tosun’un şikayeti takipsizlikle sonuçlandı. Savcılık, kararına münasebet olarak olaydan bir yıl sonra şikayetçi olmasını ve cinsel atak sırasında bağırmamasını gösterdi.
Mezopotamya Ajansı’ndan Cemil Uğur’a konuşan B.T. 13 yaşındayken V.B.’nin cinsel tacizine uğradığını lakin çocuk olduğu için yaşadıklarını anlamadığını, daha sonra kendisine yönelik her türlü hücuma karşı koysa da istismarın devam ettiğini belirtti. Yaşadıklarını ailesine anlatmaktan korktuğunu tabir eden Tosun şunları söyledi:
“Onunla yakındık, ağabeyim üzereydi. Daima konutumuza girer çıkardı. Çocukken tacizlerini anlamıyordum. Anladığımda onunla görüşmeyi kestim. 17 yaşındayken cinsel istismara uğradım. Ailem kendisine çok güveniyor, aileden biri olarak görüyordu. Bana yaptıklarını söylemeye korktuğum için de ailem her şeyden habersiz bizim meskene gelip gitmesine müsaade ediyordu. Sonuncu istismar olayında ağabeyimle birlikte oturuyorlardı. Ben de şeker hastalığım sebebiyle yarı baygın, halsiz bir halde yatıyordum. Abim, acil bir işi çıktığı için meskenden ayrılmıştı. Kendime geldiğimde beni taciz ettiğini fark ettim. Tekrar cinsel akına yeltendi, kendisini engellemeye çalıştım. O sırada kendisine saldıran köpeğimi darp etti. Kendimi banyoya kilitlemek zorunda kaldım. Bir mühlet sonra meskenden gitmek zorunda kalınca kurtuldum.”
Son olaydan sonra yaşadıklarını ailesine anlatan Tosun, karşı tarafın ailesi tarafından tehdit edildiğini söyledi. Tosun, “İlk vakitlerde ailem yanımda durmadı. Çok büyük zahmetler sonucu ailemi ardıma alabildim ve yargı sürecini başlattım. Bundan sonra aile fertleri tarafından ağır formda tehditlere maruz kaldık. Bu şahıslar beni, aileme ziyan vermek üzerinden cezalandıracaklarını söylüyorlar. Vefatla tehdit ediliyoruz. Failin kardeşi tehditle şikayetimden vazgeçtiğime dair dilekçe yazdırdı. Daha sonra bu dilekçeyi baskı ve tehdit altında yazdığımı beyan ettim. Lakin bu beyanım da dikkate alınmadı” diye konuştu.
V.B.’ye yaptıklarını itiraf ettirmek için konuşturmaya çalışmasının “rıza” olarak görüldüğünü söyleyen Tosun, “Mesajların bir kısmında bana yaptıklarını itiraf etti. Savcılığa gidip kabahat duyurusunda bulundum lakin bir sonuç alamadım. ‘Rızası var’ denilerek mahkeme bile olmadan belgem kapatıldı. Bana saldırdığı vakit bağırışlarımı duyup kapıya gelen lakin sonra köpekle oynadığımı düşünüp geri giden komşum, telefon konuşmalarına şahit olan arkadaşlarımın tabir vermelerine karşın dava bile açılmadı. Savcının kararına itiraz ettim. 1 yıldır itirazın sonuçlanmasını bekliyorum” dedi.
Tüm aksiliklere karşın başlattığı hukuk gayretinden asla vazgeçmeyeceğini belirten Tosun şöyle konuştu: “Tüm bu yaşadıklarımdan sonra travma yaşadım, bir mühlet tedavi gördüm. Bir halde ayakta kalmaya çalıştım. Yalnız bırakıldım. Çocuk olduğum ve ne yapacağımı bilmediğim için çok yıprandım ve çaresiz hissettim. Daha yeni yeni güç bulmaya başladım. Sonucu ne olursa olsun, yıllarca sürse de çabamdan vazgeçmeyeceğim. Diğer bayanlara da birebirini yapmayacağının bir garantisi yok. Yalnızca kendimi değil, öteki bayanları da korumak ismine gayretimden asla vazgeçmeyeceğim. Bu gayret de sesimin duyulmasını, bayanların bana dayanak olmasını istiyorum.”
Gazete Duvar
