DİYARBAKIR – Korona virüsü tüm dünyada olduğu üzere Türkiye’de de can almaya devam ediyor. Toplumsal bağışıklığın sağlanması için başlatılan aşı çalışmaları ülke genelinde devam ediyor. Sivil toplum kurumlarının yanı sıra siyasi partilerin de aşı kampanyası başlattığı Diyarbakır’da ise durum çok iç açıcı değil.

Kampanya sayesinde aşı olanların oranında bir artış olsa da Diyarbakır, yüzde 51.4 ile hâlâ kırmızı kategoride yer alıyor.

Meğer Vilayet Sıhhat Müdürlüğü, değim yerindeyse aşıyı halkın ayağına götürecek uygulamalar yaptı. Vilayet Sıhhat Müdürlüğü’nün oluşturduğu aşı grupları, Yenişehir ilçesinde alışveriş merkezleri ve kalabalık caddelerde aşı olmak isteyenlerin aşılarını yapıyor.

Ofis semtindeki Gevran Caddesi üzerinde aşı çalışmalarına katılan sıhhat grubu de hastanede sıra beklemek istemeyenlere yardımcı oluyor.

Cadde üzerinde aşı olanlardan biri de 25 yaşındaki Serhat’tı. Serhat, biz sıhhat grubuyla aşı hakkında konuşurken 2’inci doz aşısını yaptırdı. Serhat, “Herkes aşı olsun, kurtulalım koronadan” diye davette bulundu.

HADİSE SAYISI YÜZDE 75 DÜŞTÜ

Kaldırımda aşı yapan grubun içinde yer alan Hekim Berivan Ekmen, yaklaşık 3 buçuk aydır sokakta aşı yaptıklarını söyledi. “Sokakta aşı yaptıranlar birinci vakitler daha ağırdı lakin artık aşı yaptıranların oranı genel olarak arttı. Bu nedenle bir yoğunluk yok” dedi.

Diyarbakır’da hadise sayısında bir düşüş gözlemleniyor fakat korona haritasında hâlâ kırmızı kategoride. Bu durum ne manaya geliyor? Tabip Ekmen, “Aşı olanların oranı artınca olay sayısı düştü. Şu anda olay sayısının yüzde 75 oranında düştüğünü söyleyebiliriz. Bu da aşının tesirini gösteriyor. Olay sayısını ve aşılama oranını gösteren haritalar paylaşılıyor. Aşılama oranında hâlâ istenilen yerde olmadığımız için Diyarbakır kırmızı kategoride gösteriliyor” formunda açıklama yaptı.

2. doz aşısını yaptıran Serhat.

AŞI KISIRLIK YAPMIYOR

Diyarbakırlılar neden aşı olmak istemiyor? Aslında bu soruyu sivil toplum örgütleri temsilcilerine de sorduk vakit zaman. Aşının kısırlık yaptığı tarafındaki rivayet, başka kuşkularla birlikte lisana getirildi.

Tabip Ekmen, “Geçmiş yıllarda tetanos aşısına karşı da bölge insanında bir önyargı vardı” diyerek şu tespiti yaptı: “Korona aşısı olmayanların en belirleyici korkusu, aşının kısırlık yaptığı istikametinde. Bu endişeyi maalesef 20 yaşındaki genç de duyuyor 70 yaşındaki amca da.”

“Biz de aşı olduk” diyen Ekmen, şunları söyledi: “İnsanlar aşının yan tesirlerinden korkuyor. Ancak şu anda bu salgınla savaşacak elimizdeki tek kozumuz bu aşı. Bunun için aşı olmalıyız. İleri periyotta yan tesirleri olabilir mi? Elbette olabilir fakat bu türlü bir risk kullandığımız ağırı kesici için de geçerli. Ayrıyeten aşının şu anda kanıtlanmış önemli bir yan tesiri yok. Bu nedenle bu aşıyı kendimize de yapıyoruz.”

KAPI KAPI DOLAŞIYORUZ

Aşıyla ilgili soru soranlara yardımcı olduklarını belirten Ekmen, aşının koruyuculuğundan kelam ettiklerini söyledi. Ekmen, “Son periyotta ağır bakımdaki hastaların büyük çoğunluğu genç ve aşısız. Aşılı olduğu halde hastalığa yakalananlar daha hafif atlatıyor. Bunu anlatıyoruz ve şu anda hastalıktan korunmak için aşı olmaktan öteki bir seçeneğimizin olmadığını söylüyoruz. Sıhhat çalışanlarını sokakta dinleyenlerin bir kısmı ikna olup aşı oluyorlar.

Sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler aşı için kıymetli çalışmalar yürüttüler. Bunu Tabip Ekmen de doğruluyor ve şöyle devam ediyor: “Aslında insanların aşı olması için kıymetli kampanyalar yapıldı. Birçok yerde, Diyarbakır’daki üzere sokakta aşı yapılmıyor. Köylere gidiyoruz mesela. Gittiğimiz köyde akşama kadar kapı kapı dolaşıp aşıyı öneriyoruz ve yapıyoruz. İnsanların aşı olması için bütün imkanları kullanıyoruz diyebilirim.”

Tabip Berivan Ekmen, son olarak salgından kurtulmak ve can kayıplarının önüne geçmek için herkesi aşı olmaya davet etti.

Gazete Duvar