Melis Akyürek ve Muhammed Hizmetçi, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki ‘Kayyım rektör’ protestolarına takviye hareketlerine katıldıkları için şiddet görerek gözaltına alınan onlarca bireyden ikisi. Lakin onlar tutuklamaya sevk edilip ‘ev hapsi’ kararıyla ‘serbest bırakılan’lardan.
Deutsche Welle Türkçe’ye konuşan Psikolog Akyürek ve tercüman Hizmetçi, konut mahpusunda geçirdikleri birkaç günlük süreyi ve elektronik kelepçe uygulamasını, anlattı.

“Mahkemeye çıkmadan, savunma vermeden, karar bile bize açıklanmadan adliyeden çıktık. Kararı bize avukatlarımız bildirdi” diyen Melis Akyürek, sonrasında yaşadıklarını şöyle anlattı: “Daha sonra konuta geldiler. Elektronik kelepçeyi taktılar. Kelepçenin bağlı olduğu bir de modem üzere bir aygıt var. Ve tanım ettiler aygıtları. Varsayımım menzili 100 metrekare. ‘Aşağı inince kesin öter’ dediler. Zira sordum “Komşuma inebilir miyim” diye. ‘Hayır inemezsiniz’ dediler. Ağır birşey değil fakat çok rahatsız edici bir şey. Kolyenizi, saatinizi bile çıkarırsınız bir mühlet sonra. Lakin bunda o denli değil. Vücudunuz bunu yabancılıyor.”

‘ÖZGÜRLÜĞÜNÜZÜN ELİNİZDEN ALINIŞI GÖRÜNMEZ KILINMAYA ÇALIŞILIYOR’

Moralinin iyi olduğunu, bunun nedeninin de hissettikleri büyük dayanışma olduğunu belirten Akyürek “10 arkadaşımız tutuklu. 23 kişi de biz. 33 tutuklu olmak yerine aslında 10 kişi tutuklu görünüyor. Siz aslında kamuoyunun gazını da almış oluyorsunuz. Sizin kelepçeli mesken hapsindeki, özgürlüğünüzün elinizden alınma hali görünmez kılınmaya çalışılıyor” dedi.

”MODERN PRANGA’

Tercüman Muhammed Hizmetçi ise ‘Modern pranga’ olarak tanım ettiği elektronik kelepçeyi ve yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: Biz mahkemeye çıkmadık, hakimi bile görmedik. Çağlayan’ın eksi 7. katında bekliyorduk.

Bana Perşembe sabah taktılar elektronik kelepçeyi. Rahat edemiyorsunuz. Rahat uzanamıyorsunuz. Daha çok ruhsal olarak zorluyor aslında sizi. Aletteki milimlik bir oynamada bile daima bir taciz hali. İşte arıyorlar ‘Dışarı çıktın mı? Neredesin?” üzere meskeninizde otururken arayabiliyorlar. Market alışverişini bile yapamamak güç. İnsanlara muhtaç durumdasınız. Hastalansanız bile müsaade alıp gitmeniz gerekiyor hastaneye. ‘Big brother is watching’ derler ya.

Hapishaneye dönüşmüş durumda aslında durum. Dışarıdasınız lakin değilsiniz. Çağdaş pranga diyebiliriz yani. Bir tek zincir eksik. Ayağınızda 7/24 onunlasınız. 1.5 yıl mesken mahpusunda kalan beşerler da var Türkiye’de.” (HABER MERKEZİ)

Gazete Duvar