ANKARA– Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) 4-5 Aralık tarihlerinde gerçekleştirilecek 36. Olağan Genel Heyeti öncesi, bir ortaya gelen bayan avukatlar, taleplerinin yer aldığı ortak deklarasyon için imza topluyor.
‘Şekli eşitlik değil gerçek eşitlik’ başlığı altında yayınlanan deklarasyonda, “Yargıyı, mesleğimizi ve meslek örgütümüzü kuşatan erkek hükümran anlayışa, adliye koridorlarında, kolluk ünitelerinde, duruşma salonlarında, çalıştığımız ofislerde, dijital ortamlarda ve ömrün öteki alanlarında karşılaştığımız toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve ayrımcılığa, heteroseksizme ve cis seksizme dur diyoruz” tabirlerine yer verildi.
‘EŞİTLİK AKSİYON PLANI OLUŞTURULMALI’
Türkiye Barolar Birliği’nin yeni oluşacak idaresine ve delegelere de davette bulunulan deklarasyonda, şu taleplerin yerine getirilmesi istendi:
1. “Türkiye Barolar Birliği’ni, toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve ayrımcılığa karşı çaba etmek ve bu alanda farkındalık yaratmak için bütüncül siyasetler oluşturmaya ve tüm taarruzlara karşı tesirli bir uğraşa çağırıyoruz. Türkiye Barolar Birliği; başta İstanbul Kontratı olmak üzere CEDAW’a, Türk Uygar Kanunu’na, Türk Ceza Kanunu’na, 6284 Sayılı Kanuna ve kazanılmış haklarımıza yönelik hücumlara karşı, gereken itinası göstererek daha faal bir çabanın gerek ulusal seviyede gerekse memleketler arası seviyede yürütülmesinden sorumludur. Türkiye Barolar Birliği, bayan haklarının korunması ve geliştirilmesi gayretinde, bayan örgütleri ile irtibat ve uyum halinde olmalıdır. Bu gayretin büyüterek yürütülmesinin şartı bayanların karar alma süreçlerine demokratik iştirakinin sağlanmasıdır.
2. Türkiye Barolar Birliği, hem bir meslek örgütü, hem bir işyeri olarak eşitlik aksiyon planını oluşturmalıdır. Aksiyon planında; Birliğin kendi bünyesinde bayanların eşit temsil ve eşit iştirakini gerçekleştirecek, tüm üyelerinin ve yurttaşların hak ve özgürlüklerinin korunmasında insan ve mali kaynaklarının eşit bir biçimde dağılımını sağlayacak önlemler yer almalıdır.
Eşitlik hareket planı, toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve ayrımcılıkla çaba kapsamında avukatların ofislerinde, mesleği icra ederken ve yargının tüm bileşenleri ile bağlarında gözetip uygulayacakları rehber unsurları de kapsamalıdır.
Eşitlik hareket planı, bayan avukatların en geniş iştiraki sağlanarak oluşturulmalıdır.
‘CİNSEL ŞİDDETE KARŞI TAKVİYE VE DAYANIŞMA ÜNİTESİ KURULMALI’
3. Başta idare heyeti olmak üzere tüm konsey ve merkezlerde bayanların eşit temsili sağlanmalıdır.
4. Maruz bırakıldığımız toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi için Türkiye Barolar Birliği, Toplumsal Cinsiyete Dayalı Ayrımcılık, Şiddet, Cinsel Taciz ve Akına Karşı Siyaset Dokümanı oluşturmalı ve tüm Baroların siyaset evraklarını oluşturarak cinsiyet temelli şiddet ve ayrımcılığa karşı gayretini tavsiye ve teşvik etmelidir.
5. Türkiye Barolar Birliği bünyesinde Cinsel Şiddete Karşı Takviye ve Dayanışma Ünitesi kurulmalı ve tüm Baroların bünyesinde de tıpkı ünitelerin oluşturulması için çalışmalar yürütülmelidir.
6. Din, lisan, ırk, cinsiyet, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği/ifadesi, fikir, yaş, felsefi fikir, etnik, toplumsal ve coğrafik köken, bedensel mahzur ve gibisi özellikler nedeniyle bayanlara, çocuklara, LGBTİ+’lara ve azınlıklara yönelik nefret telaffuzları içeren beyan ve savunmaların savunma dokunulmazlığı dışında olduğu ve kabul edilemeyeceği açıkça tabir edilerek bu prensibin; Avukat Meslek Etik, Unsur ve Kurallarında açıkça yer alması sağlanmalıdır.
Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Etik, Unsur ve Kuralları içinde ayrımcılık yasağının düzenlenmesine dair değişiklik 37. Olağan Genel Heyetinde gündem olmalıdır.
‘ŞİDDET VE AYRIMCILIK İLE GAYRET EDİLECEĞİ TAAHHÜT EDİLMELİ’
7. Türkiye Barolar Birliği bünyesinde, İstanbul Mukavelesi 11. hususunda belirlenen standartlara uygun olacak halde, ekonomik ve dijital şiddet de dahil olmak üzere her türlü toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve ayrımcılıkla ve ayrıyeten nafaka hakkı ile ilgili, ülke genelindeki Baroların mesleksel tüm faaliyetlerinden elde edilen bir bilgi tabanı oluşturulmalı; nizamlı istatistiksel bilgi toplanmalı, tertipli araştırmalar ve anketler yapılmalıdır. Ayrıyeten Türkiye Barolar Birliği’nin tüm çalışma ve faaliyetlerinin periyodik olarak cinsiyet tesir tahlilinin yapılması sağlanmalıdır.
Hayatımızın her alanında karşımıza çıkabilen toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve ayrımcılığın mesleğimizde de olduğunu görüyor ve biliyoruz.
Türkiye Barolar Birliği’nin, 4-5 Aralık’ta gerçekleşecek olan Genel Kurulu’nda davetimiz dikkate alınmalı, taleplerimiz doğrultusunda toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve ayrımcılık ile gayret edileceği taahhüt edilmelidir.
Bizler dayanışmamızı büyüterek, meslek örgütümüzde gerçek eşitlik sağlanıncaya dek bu çabayı sürdürecek ve sürecin takipçisi olacağız.” (DUVAR)
İmza metnine buradan ulaşılabilir…
Gazete Duvar
