Kimi emniyet müdürlükleri ve cezaevlerinde çıplak arama şikayetleri gelirken, tartışmalara CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan da katıldı. Özkan “Biz çok acı şeyler gördük, gelin bu türlü namertlikleri çıkartalım bu kitaplardan, yönetmeliklerden. Gelin birbirimize hürmetimizi şahika yapalım. Biz yaşadık, bizim çocuklarımız yaşamasın” daveti yaptı.
Özkan TBMM Genel Heyeti’nde yaptığı konuşmada, Ergenekon’a üye olduğu argümanıyla tutuklandığında başından geçenleri anlattı.
‘BENİM ADIMDAN ÖBÜR HERKESİN İSMİ VARDI’
23 Eylül 2008 tarihinde Ergenekon örgütüne üye olduğu savıyla konutundan gözaltına alındığını hatırlatan Özkan, “Sorgulamam 5 gün sürdü. Savcılıkta ‘Nedir Ergenekon kanıtım?’ demem üzerine ‘Evinizde Atatürk’ün Nutuk’u var, bunun meskende bulunması delildir’ dediler. Bunun tutanağa geçmesini istedim, geçirdiler. Tutuklanmak üzerine sevk edildim. Savcı, ‘Siz Ergenekon örgütünün medya kolunu yöneten kişisiniz’ dedi bana. ‘Delil var mı’ dedim, ‘Şema var’ dedi. Artık içerde Ergenekon terör örgütünden yatıyor” dedi.
Özkan, savcıya şemada nasıl yer aldığını sorduğunu anımsatarak şöyle devam etti:
“Savcı, şemada başta yer aldığımı söyledi. ‘Görebilir miyim’ diye sordum, ‘Göremezsin, saklılık kararı ver’ dedi. Avukatımın da göremeyeceğini söyledi. ‘Peki yargıç kim görebilir’ dedi, ‘Ben yargıcım benim görmem yeterli’ dedi. Şema ısrarlı sorularım üzerine 5 yıl 2 ay sonra açıldı. Benim adımdan diğer herkesin ismi vardı. Bana 2 kere ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası verdiler.”
‘ÇIPLAK ARAMAYLA ORADA TANIŞTIM’
Beşiktaş Adliyesi’nde tutuklandığını ve cezaevine götürüldüğünü söyleyen Özkan, “Metris Cezaevi’ne götürüldüğümde beni bir odaya koymak istediler. Niye beni bu odaya koymak istediklerini sorduğumda ‘Arama yapacağız’ dediler. Aslında gözaltından geldim, ne araması. Çıplak aramayla orada tanıştım. Yoktur demekle acılarımız yok olmaz. Vardır demeliyiz ve birbirlerimizin acıları üzerine hiçbir şey inşa etmemeliyiz” diye konuştu.
‘O HÜCREDE İNSAN YATMAZ’
Sonrasında askerlerin zorlaması sonucu çıplak aramaya maruz kaldığını tabir eden CHP’li Özkan, “Buradan söylüyorum, biz çok acı şeyler gördük, gelin bu türlü namertlikleri çıkartalım bu kitaplardan, yönetmeliklerden. Gelin birbirimize hürmetimizi şahika yapalım. Biz yaşadık, bizim çocuklarımız yaşamasın. ‘Yoktur, olmamıştır’ diyerek bunu kapatamayız” davetinde bulundu.
Özkan, konuşmasında cezaevlerindeki şartları da anlattı:
“Benim yattığım yerde Fetullahçı yatıyor, bana her türlü iftirayı eder; o hücrede insan yatmaz arkadaşlar. Ben Fetullahçıyı savunmuyorum. Uğraş, 80’li yıllardan beri çaba ediyorum fakat benim yattığım yere, haftada üç gün kanalizasyonun bastığı ve bunun bir taşla ayarlandığı ve o pisliğe uyandığınız ve uyandığınız yeri sizin temizlediğiniz ve duvarlarında küflerin çiçek açtığı, küfün çiçeğini gördüğünüz bir yere çıplak aramayla sokulup… ‘Çıplak arama yoktur’ diye burada yıllar sonra duyduğumda, topluma karşı, sizlere karşı duyduğum hürmetin işareti olarak size diyorum ki, gelin, bu acılara son verelim. Bu acılara son vermezsek bu acılar bizi yok edecek. Birbirimizin onuruna, insan onuruna hürmet duyalım. Tabiattan kopmuş bu hakların tamamını, bu uygulamaların tamamını beşere onuruyla birlikte iade edelim. Burada herkes çok saygın, saygın yüreklere ve vicdanlara seslendiğimi umuyorum. Bu var, bunun önüne geçelim zira Allah korusun, çocuklarımızın felaketi olur.”
(ANKA)
Gazete Duvar
