DİYARBAKIR – Türk Mimar ve Mühendisler Odası (TMMOB) Mardin Bölge Uyum Heyeti (İKK), Kızıltepe, Derik ve Artuklu ilçelerinde 100’ü aşkın kırsal mahallede Dicle Elektrik Dağıtım AŞ. (DEDAŞ) tarafından “çiftçilerin borçları” gerekçesiyle sürdürdüğü elektrik kesintilerine karşı açıklama yaptı. TMMOB İKK Mardin Bölge binasında yapılan açıklamaya, şura başkanları katıldı. Açıklamayı TMMOB İKK Periyot Sözcüsü Mehmet Aslan yaptı.
Kırsal mahallelerde yaşayanların borçlarının olup olmadığına bakılmaksızın dağıtım merkezinden mahalle merkezlerini de içine alacak biçimde tümden güç kesintisi yapıldığını aktaran Aslan, “Yıllardır süregelen fatura bunalımı probleminde çiftçiler ulusal basında hırsızlıkla suçlanmıştır. Pandemi periyodunda üretim yapanlara yönelik hükümet tarafından çeşitli destek paketleri açıklanırken, Mardin’in tarım yeri olan Kızıltepe, Nusaybin ve Derik’te, DEDAŞ’ın çiftçilerin sulama yaptığı elektrik hattını kesmesi mağduriyetleri katlandırarak artırmaktadır” dedi.
‘ÜRETİMİN ÖNÜ KESİLMİŞTİR’
Mardin Ovası’nın Türkiye’nin beşinci büyük ovası olduğunu belirten Aslan, DEDAŞ’ın uyguladığı elektrik kesintisinin iktisada tesirini şöyle tabir etti:
“Bu kesintiye gidilince de tüm canlıların ömrü için elzem olan suya erişiminde önü kapatılmış oldu. Kırsal mahallerde yaşayan elektrikli cihaz kullanmak zorunda olan hastalar, kronik hastalar, gebeler, yaşlılar, engelliler ve çocuklar en çok etkilenen bölümü oluşturmaktadır. Kişiler, hayvanlar ve bitkiler hasılı tüm canlılar susuzluk ile baş başa bırakıldı. Susuzluktan 1. eser olan buğdayda verim kaybı dekara 100 kg olduğu dillendirilmektedir. Ayrıyeten susuzluktan telef olan hayvan haberleri de mahallî ve ulusal basında nokta almıştır. Türkiye’nin beşinci büyük ovası olması yanında, hububat ve bakliyat muhtaçlığının yüzde 20’sini Mardin Ovası karşılamakla birlikte 2. eser yetişen bir iklimi olması iktisada olan eklerini göz önüne sermektedir.”
Ovada 7 bin derin sondaj kuyusu olduğunu lisana getiren Aslan, “14 bin aile çiftçilik ile uğraşmakta ve yaklaşık 100 bin yurttaş direkt etkilenmektedir. 1,5 katrilyon liralık üretimin önü kesilmiştir. 1 milyon 400 bin dekar yerde -enerjisi kesilen mahallerin yüz ölçümleri göz önüne alındığında- 2. eser ekilemediği görülmektedir. 2. ana eser olan mısır esas olarak yumurta, kanatlı hayvan eti ve al et üretim çiftliklerine direkt tesir edecek olup yem gereksiniminde ithalata neden olacak ve bunun neticesinde temel besin fiyatlarında artışa neden olacaktır. Kesimin ana geçim kaynağının tarım olması, tüm bölümleri vuracaktır. Bu domino tesiri kaçınılmazdır” diye konuştu.
‘YURTTAŞ MAĞDURİYETİ GİDERİLSİN’
DEDAŞ’ın duruşma kararlarını hayata geçirmekte yavaş ve ciddiyetsiz yaklaştığını vurgulayan Aslan, şunları söyledi:
“Sosyal hukuk devletinin gereği olarak, yurttaşların temel gereksinimlerinden olan güce erişim ve tasarruf haklarının türel çerçevede düzenlenmesini denetlemek devlet ismine valilik makamına ve bağlı yönetimlere düşmektedir. Yurttaş mağduriyetinin olmamasını sağlamak tekrar bu kurumların sorumluluğunda bulunmaktadır. Bu nedenle bir defa daha mağduriyetlerin yaşanmamasının sağlanması için yetkilileri mevzuya dinamik müdahil olmalarını bekliyoruz.”
DEDAŞ yetkililerine seslenen Aslan, “DEDAŞ’a açık davetimizdir. Bu yanlıştan biran evvel dönün. Yapılan bu haksız ve hukuksuz pratiklerden, yurttaşın ve nahiye halkının daha fazla mağdur edilmemesi için bir an evvel dönün. Zorluklarını yaşadığımız pandemi sürecinde memleketimiz yurttaşlarının kış aylarında çok yüksek besin fiyatlarına maruz kalmamaları ismine yanlışınızdan vazgeçin” dedi.
Gazete Duvar
