Kastamonu’ndaki sel felaketinde kendisini insanlara hekim olarak tanıtan lakin tabip olmadığı anlaşılan Doğukan Ç. ve kendisiyle ilgili hiçbir kayda bakılmadan yurda aldıkları için yurt müdürü ve AFAD müdürü hakkında hata duyurusunda bulunuldu. Kamu misyonunun yöntemsiz olarak üstlenilmesi, dolandırıcılık, misyonu berbata kullanma ve hakaret suçlamalarından hakkında hata duyurusunda bulunulan Doğukan Ç. için, “Kendisini tabip olarak tanıtan ve hastaları, afetzedeleri muayene ve tedavi eden bu kişinin ne üzere ziyanlara sebep olduğu şimdi bilinmemekte” denildi.
‘DOKTORUM DERSEN CİDDİYE ALIRLAR…’
Kastamonu’da 11 Ağustos’ta meydana gelen sel felaketi sırasında afetzedelere yardım etmek için Sıhhat Bakanlığı tarafından görevlendirildiğini söyleyen Doğukan Ç., Abana KYK yurduna yerleştirildi. Doğukan Ç., afetzedelere yardım etmek için bölgeye gelen fizyoterapi teknikeri M.K. ile tanıştı. Doğukan Ç. ile M.K. bir sonraki gün afet bölgesindeki afetzedeleri ziyaret ederek hastaların şikayetlerini dinledi. Bu ziyaretler sürerken Doğukan Ç. insanlara kendisini hekim olarak tanıttı. Birden fazla vakit da hastaları muayene ederek kullandıkları ilaç olup olmadığını sordu. Çalışmalar sürerken Doğukan Ç., fizyoterapi teknikeri olan M.M.’ye de, “İnsanlara tabip olduğunu söyle” dedi. M.M. ise kendisinin hekim olmadığını, bu türlü bir şeyi söylemeyeceğini belirtti. Bunun nedenini soran M.M.’ye, Doğukan Ç., “Seni daha fazla ciddiye alsınlar” cevabını verdi.
YANLIŞ TEŞHİSLE DÜZMECE HEKİM OLDUĞU ANLAŞILDI
Doğukan Ç.’nin hareketleri M.M.’yi ve afet bölgesinde bulunan çalışanları kuşkuya düşürdü. Yaşlı bir afetzedenin ölçüm sonucu şekeri çok yüksek çıkınca, şeker ilaçlarını kullanmadığı ortaya çıktı, neden kullanmadığı sorulduğunda Doğukan Ç.’nin kendisine ilaçları kullanmamasını söylediğini tabir etti. Bunun üzerine sağlıkçılar, afetzedeye ilaçlarını kullanması gerektiğini söylenerek şekeri düzenlenmeye çalıştı. Öteki bir olayda ise Doğukan Ç.’nin bir afetzedeye bölgeyi steril hale getirmeden ve tek enjektörle iki başka ayağa olacak halde müdahale etmesi kuşkuları güçlendirdi. Yaşanan bu olaylardan sonra M.M. durumu yetkililere bildirdi. Bu şikayet üzerine 25 Ağustos’ta Doğukan Ç. gözaltına alındı, sözü alındıktan sonra hür bırakıldı. Olayı bildiren M.M. ve afet bölgesinde çalışan Y.T. kaldıkları yurda geri döndü. Bu sırada yurt müdürünün yardımcısı M.M. ile Y.T.’ye, “Siz de uydurma hekimle çalışıyorsunuz” dedi. M.M. ile Y.T.’nin elbiseleri, eşyaları çöp poşetine konuldu ve yurttan gitmeleri istendi.
‘KONUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’
M.M. kalacak yeri olmadığı için Kastamonu’ndan ayrıldı ve kendisine hakaret eden AFAD müdürü, kendisini tabip olarak tanıtan Doğukan Ç. ve yurt müdürü hakkında İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nda cürüm duyurusunda bulundu. Avukatı Zehra Şahin’le birlikte kabahat duyurusunda bulunan M.M., yurt müdürü, kendisini hekim olarak tanıtan Doğukan Ç., ve AFAD müdürü için, “Kamu vazifelileri, afet şartlarında azami ihtimamı göstermekle yükümlüyken; tek kayıt sistemleri boş bir kağıda isim ve telefon bilgisi alarak gelen herkesi kabul etmek olmuştur. Doğmuş ve doğacak beklenen tüm ziyanlardan kendileri de sorumludur” tabirlerini kullandı.
Avukat Zehra Şahin de mevzuyla ilgili yaptığı açıklamada olayın takipçisi olacaklarını belirterek şunları söyledi: “Müvekkilimiz gerek Manavgat yangınında, gerekse Kastamonu sel felaketinde istekli olarak çalışmalara katılmış bir sıhhat çalışanıdır. Halk sıhhatini tehlikeye düşüren ‘sahte doktoru’ tespit edip, ilgili makamlara bildirerek değerli bir yurttaşlık misyonunu yerine getirmiştir. Buna karşın, kaldığı KYK yurdundan apar topar atılmış, hakaretlere maruz kalmıştır. Afet bölgesinde gerekli tedbirlerin alınmadığını, çalışmalara katılanların uzmanlıkları olmayan alanlara müdahale edebildiğini, bu müdahalelerin hayati tehlikelere yol açabilecek ölçüde hassas hususlara ait olduğunu görmüş olduk. Başta misyonunu yerine getirmeyen kamu vazifelileri olmak üzere, olayda ihmali ve sorumluluğu olan herkesin soruşturulması için kabahat duyurusunda bulunduk, hususun takipçisi olacağız.”
Gazete Duvar
